7 Haziran 2017

Merhaba Oğuz


Her karşılaştığımız zaman sımsıkı sarılır öyle selamlaşırdın. Şimdi aynı samimi ve o sıcaklıkla sarılıyorum sana.
Duvarlar arkasında görülmediğini sakın sanma seni görüyorum. Formuna dikkat etiğini tahmin ediyorum. Görüştüğümüzde yakışıklığın, kendine iyi bakıp bakmadığını, kontrol edeceğim ona göre biliyorum bunları okurken şimdi gülümsüyorsundur.

Bu haksızlığın içerisinde, tabii ki birçok şey sana zor geliyor. Çok haklısın, onun için en kısa zamanda birlikte olup senin yaşadığın haksızlığın, bu süreçte gözlediklerini, senden dinlemeyi sabırsızlıkla bekliyorum. Gülen yüzünle bu konuşmaları seninle bir teknede Kurşunburnu, Kalpazankaya giderken veya Saroz’da yapacağız elbet. Ha Bedri’yi de anacağız.
Bedri demişken, Seninle 32 yıl önce güzel başladı arkadaşlığımız. Mesleki rekabetimize rağmen o çömez günlerin dayanışmasıyla başlayan ve uzun dostluğumuz bu süre içinde bir kere bile birbirimizi üzmeden, kırmadan sürdü.

Her zaman birbirimizin yüzüne gülerek, birbirimize sarılarak dostluğumuzu çok şükür sürdürebildik. Bundan sonra da böyle olacağından çok eminim. Geçenlerde Demet ve Aren’i gördüm. Yıllar sonra Demet’le konuştuk. Torun Aren’de müthiş, Fenerbahçe maçlarına beraber gideceğin artık iyi bir arkadaşın daha var. Çok da dost biriktirmişsin be kardeşim.  
‘Zordur zorda gülmek’ kitabının ikincisini de okumamız lazım artık. Bir an evvel sevdiğin mesleğine işinin başına dönmeni bekliyorum. Demet ve Aren’le birlikte çekilmiş mutluluk fotoğraflarının altına ‘yakışıklı dede’ yazmayı istiyorum ve umut ediyorum. Dostlar sofrasında birlikte olmayı neşeli fotoğraflarını paylaşmayı da.

Kardeşim sımsıkı samimiyetle sarılıyorum sana. Kendine iyi bak.


Adil





Yorumlar

  1. Canım kardeşim, o kadar güzel, o kadar içten yazmışsın ki, yüreğinin temizliği vurmuş her satıra. Çok teşekkürler kardeşim.

    YanıtlaSil
  2. Kalemine, yüreğine sağlık Adil arkadaş. Böyle yazılar, güzel arkadaşlıkları, dostlukları yaşatacaktır. En azından gelecek kuşaklar içi tarihe bir not olarak kalacaktır...
    Şenol Konukçu

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Uzo’nun anavatanından geliyorum!

Heybeliada Ruhban Okulu'nun bilinmeyenleri

Neden çocuklara Lefter ismi konmaz?