Paşabahçe Vapuru'nun kurtarılma süreci nasıl başladı?


Beykoz Belediyesinin önünde kaderine terk edildi.
 ‘Belki şehre Paşabahçe Vapuru gelir. Kampanyayı imzala ve hadi gülümse‘ diyerek 2017 yılında başlattığım Paşabahçe vapurunu İstanbul’a yeniden kazandırma kampanyası Paşabahçe’nin Şehir Hatları bünyesine yeniden alınmasıyla sonuçlandı. Peki, 
Paşabahçe Vapuru’nun kurtarılma süreci nasıl başladı ve nasıl sonuçlandı?  
2017 yazının son günlerinde arkadaşım Veysel Bingöl ile çocukluğumuza Paşabahçe Vapuru’na gittik. Paşabahçe vapurunun içler acısı halini gördük. Sonra 14 Aralık 2017’de Gazeteci arkadaşım Fügen Ünal Şen'in önerisiyle Change org’da ‘Paşabahçe Vapuru batırılmasın. Anılarımız suya gömülmesin’ imza kampanyasını başlattım. İmza kampanyası aşağıdaki metinle yayınladım:
“Paşabahçe vapurunu Beykoz Belediyesi’nin tam karşısında demir kapılarla çevrili bir iskeleye bağlamışlar. İzinsiz girilmez levhaları koymuşlar. Çocukluğumuza vapurumuza dönmenin heyecanı ile fotoğraf çekmeye başladım. Az sonra resmi kıyafetli güvenlik görevlisi yanımıza geldi. Fotoğraf çekmenin yasak olduğunu izin
Paşabahçe'nin ön güvertesindeyim
alınması gerektiği uyarısında bulundu. iskeleye bağlı açık bir vapurun fotoğrafını çekmek nasıl yasak olabilir ki” dedim. Neyse izin almamız gerektiğini söyleyince “peki alalım” dedik Beykoz Belediyesi’ne doğru yöneldik. Paşabahçe Vapuru şimdilerde Beykoz Belediye envanterinde. İki farklı daireden izin alıp bir güvenlik görevlisi eşliğinde çocukluğumuza Paşabahçe vapurunun içine öylece girebildik.
1952 yılında İtalya Toronto’da yapılan 2.5 günde kendi motor gücü ile İstanbul’a gelen ve İstanbul’da 18 deniz mili hızla Galata Köprüsü'nden, Kabataş’dan Adalar’a ve Yalova’ya seyir yapan Paşabahçe Vapuru sanki 150 yaşındaymış gibi yıpranmış gözümüzün önünde duruyordu. Heyecan içinde bindiğimiz vapurun, güverte tahtaları içinde otlar fışkırıyor. Birçok bölümü daha önceki nikâh ve sergi salonu kullanımından dolayı kapalı, o güzelim açık bej rengi koltuklar, masalar, lambalar ve muhteşem bar artık yok. Girişte sadece belki en son seferini yaptığı Köprü, Büyükada, Kınalıada, Burgazada Yalova yazısı duruyor. Hüzünle dolaşıyoruz açık olan yerleri. Heybeliada’ya yanaştığında Büyükada’dan duyduğumuz güçlü motorlarının sesi artık yok. Ne güzel sesi vardı o makinelerin.
Sulzer makinesi 3200 beygir gücündeydi




Paşabahçe Vapuru’nun en güzel yeri bana göre bacası. Çocukluğumuzda hep onu sorardık. “Hangi vapurun bacasından geçilir?” diye. Bacasının içinden merdivenle üst güverteye çıkılırdı. Yine çıktık üst güverte de baca eski ihtişamında fakat güvertenin tahtalarının çivileri yerinden oynamış içinde otlar, çer, çöp çıkmış. Aşağıya düşmemek için dikkatliyiz. Hüznünün fotoğraflarını çekiyoruz. Çocukluğumuzu arıyoruz. Fakat durum o kadar kötü ki ağzımızdan laf çıkmıyor. Güvenlik görevlisi, bizim hüznümüzü paylaşıyor eşlik ederken. Şimdi bu Vapur 6-7 milyon lira bulunamazsa artık burada kalamayıp dalış sporlarına hizmet için Boğaz’ın serin sularına batırılacak. Belediye yetkilileri, vapurun batırılması sırasında pas ve korozyondan çevreye zarar vereceği uyarısı yapan, sivil toplum kuruluşlarına karşın İTÜ den gelecek raporu beklediklerini söylüyor. Fotoğraflarımızı çekip çocukluğumuzdan çok az anıları bulduğumuz Paşabahçe Vapuru’na veda edip bu vapur batırılmasın temennisiyle görevlilere teşekkür edip Beykoz’dan ayrılıyoruz. 

Bir tarih suyun altına gidecek bir şehir halkı uyuyor.

Paşabahçe Vapuru için eve gelip İnternet üzerinden kısa bir araştırma yaptığımda gerçekten çok üzüldüm. Adına beste yapılan herkesin hayranlıkla izlediği bu vapurun batırılması karşısında İstanbulluların duyarsızlığı beni sarstı. 2008 yılında  Mimar, sanatçı, karikatürist Behiç Ak ve arkadaşları tarafından İstanbul 4 numaralı koruma kuruluna Paşabahçe, Fenerbahçe ve Maltepe vapurlarının korunma altına alınsın başvurusu yapılmış. Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul 4 numaralı kurul tarafından 24 Eylül 2008 tarihli 2399 sayılı kararla Paşabahçe, Fenerbahçe ve Maltepe vapurları, kent anılarına katkıları nedeniyle ‘Korunmaya değer kent dokusu’ ilan edilmişti. 
Paşabahçe'nin Kent dokusu kararı

8 Aralık 1972 günü Marmara Denizi’nde seyreden Paşabahçe Vapuru’nda bir doğum olmuş. Heybeliadalı Deniz Yılmazişler Koğacıoğlu, Paşabahçe Vapurunda doğan ilk kişi olarak olay ve adı vapurun seyir defterine yazılmış.
Talihsiz bir olayda yaşanmış Paşabahçe Vapuru’nda Hamit Şengöz’ün abisi 1983’te vapurdan atlayarak intihar etmiş. 

Uçak gemisi yapmaya hazırlanan Türkiye, Paşabahçe Vapuru’nu batırır mı? 

Son söz Paşabahçe Vapuru’na bakmaya yenilemeye Beykoz Belediyesi gücü yetmiyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından eskisine uygun restore eder filosuna katar. Ya da İstanbulluların hizmetine nostalji seferleri ile çıkar. Başka öneri Bahçe serisi üç vapurdan biri Dolmabahçe hurdaya gitti. Fenerbahçe Koç Müzesi’nde eskisi gibi yaşatılıyor. Bahçelerin en güzeli Paşabahçe,  İstanbulların anılarına dönmesi için neden restore edilip hizmete alınmasın."Uçak gemisi yapmaya hazırlanan" Türkiye, Paşabahçe Vapuru’nu batırır mı? "
Bu metinle duyurulan imza kampanyasına binlerce İstanbullu katıldı ve imza verdi. Fakat yetkililer bu imzalara ve medyada çıkan haberlere karşılık sessizliklerini korudular. (2017-2018)yılı  öyle geçti. Paşabahçe vapuru Beykoz'da bağlı bulunduğu iskelede bakımsızlıktan çürüyordu.


En umutsuz olduğum an

31 Mart yerel seçimlerinde mazbatası alınan Ekrem İmamoğlu 23 Haziran seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmuştu. Yeni bir soluk ve yeni bir başlangıç olarak gördüğüm için biraz bekleyerek İBB Beyaz masaya, 4 Temmuz’da ‘Ekrem İmamoğlu’na açık çağrı’ adı altında bir metni yolladım. 

Metinde şunları yazdım:

“Paşabahçe Vapuru'nu kurtarın. İstanbul’un tarihinin bir parçasının yok olmasına göz yummayın izin vermeyin. Paşabahçe vapurunu restore edin.  İstanbul Paşabahçe vapuru ile daha güzel.”
Bu çağrıya Şehir Hatları İşletmesi’nden 12 Temmuz’da şöyle yanıt geldi:
“ 04.07.2019 tarih ve 1-180463596871 nolu başvurunuz.
Başvurunuzda yer alan konu ile ilgili İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Hatları. A.Ş ile görüşülmüştür. Görüşme neticesinde tarafımıza verilen bilgi aşağıdaki gibidir:
Paşabahçe vapurunun ekonomik ömrünü doldurmuş ve yolcu taşıma hizmetine devam edemeyecek olması sebebiyle 2010 yılında envanterden çıkarılmıştır. Beykoz Belediyesi’ne satışı gerçekleştirilen Paşabahçe gemisinin tekrar hizmete sokulması şirketimizce planlanmamaktadır.” 
Bu cevap kampanyada umudumun artık yok olduğu andı.

Peki, umutlar tekrar nasıl yeşerdi.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun talimatıyla 28 Ağustos 2019 yılında Adalar’ın ulaşım sorunlarının masaya yatırıldığı “Adalar Ulaşım Çalıştayı ”  Büyükada Anadolu Kulübü’nde toplandı. Toplantı öncesi Şehir Hatları A.Ş Genel Müdürü Sinem Serhan Dedetaş’a Paşabahçe Vapuru’nun durumunu anlattım ve vapuru kurtarmalarını istedim. Kendisinden bir randevu talep ettim. Çalıştay sırasında vapurular yönelik istekler dile getirildi. Mimar ve karikatürist Behiç Ak, tersanelerin tekrar açılmasını ve vapurların yeniden yoğun olarak şehir hatlarında çalıştırılmasını dile getirdi. Adalıların istekleri dinlendi. Bu toplantı sonucunda Adalara 24 saat vapur seferleri başlatıldı.
2017'de Paşabahçe üst güvertesindeyim

Şehir Hatları A.Ş Genel Müdürü’ne dilekçe 

18 Eylül günü Şehir Hatları A.Ş Genel Müdürü Sinem Serhan Dedetaş’a Haliç tersanesinde makam odasında Paşabahçe vapurunun son durumunu anlattım.  Paşabahçe vapurunun kurtarılmasını içeren bir dilekçe verdim. Ayrıca, 2017’den beri yaptığım mücadele, imza kampanyası, basında çıkan haberleri Paşabahçe vapurunun içine girdiğimden çektiğim fotoğrafların ve vapurun hikayesini içeren bir dosyayı sundum. Sinem Serhan Dededaş beni duyarlılıkla dinledi. Gereğini yapacağını belirtti. Aradan bir aydan biraz fazla zaman geçti.

Paşabahçe vapuru için hurdaya çıkma ve sökümü ihalesi açıldı.
 
23 Êkim’de İlan. gov.tr’de  4 Kasım 2019 saat 16.00’da İstanbul Liman Başkanlığı tarafından ‘TÜRK BAYRAKLI PAŞABAHÇE İSİMLİ GEMİNİN BULUNDUĞU YERDE SATIŞI VE SÖKÜM BÖLGESİ DIŞINDA SÖKÜMÜNE DAİR İHALE ‘ ilan yayınlandı.
Paşabahçe Vapuru’nun batırılmasından vazgeçilmiş. 1990’da tıpkı Dolmabahçe vapuru gibi yok olmasına, sökülmesine, hurdaya çıkmasına, jilet olmasına karar verilmişti. Yeniden imza kampanyasını güncellemek gerekiyordu. Öyle de yaptım. Bu sefer ‘Paşabahçe Vapuru kurtarılsın, tarihi değerimiz yaşatılsın.’ İmza kampanyası başlattım. Yedi bine yakın imza toplandı.


      Müjdeli haber geliyor

İmza kampanyasını duyan ve bu mücadeleyi yakından izleyen eski dost' Bir Boğaziçi Efsanesi Vapurlar' belgeseline imza atmış belgeselci ve film yönetmeni Cengiz Özkarabekir, Ekrem İmamoğlu'na ve üst düzey belediye yetkililerine Paşabahçe vapurunun kurtarılması taleplerini iletti..   
                                                                         
27 Ekim'de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Şehir Hatları A.Ş Genel Müdürü Sinem Dededaş’a verdiği talimat ve daha sonra yoğun çabalar sonucunda söküm ihalesi iptal edildi. Beykoz Belediyesi ile vapurun şehir hatlarına devredilmesi görüşmeleri başlatıldı. Beykoz Belediye Meclisi aldığı kararla hibe edilen vapuru tekrar şehir hatlarına devretti…

Paşabahçe vapurunu, şehre yeniden kazandırılması için verdiği talimatla İstanbul’a kazandıran, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na çok teşekkür ediyorum. Konuyu anlattığım ve hep desteğini gördüğüm Şehir Hatları İşletmesi Genel Müdürü Sinem Dedetaş’a çabaları için çok teşekkür ediyorum. Change.org’ta imza kampanyasına  katılan, destek verenlere, konuya yakın duyarlılık gösteren medya çalışanlarına, Paşabahçe vapurunun  hurda olmasını istemeyen tüm dostlara ve İstanbullulara, çok teşekkür ediyorum.

İ


Yorumlar

  1. Sebat ettiniz, mücadele ettiniz ve başardınız. Hepimiz adına şimdi teşekkür etmekten ve tabii imza talebinize yanıt vermekten başka hiç bir şey gelmemiş demek ki elimizden. Duyarlılığınız ve istikrarınız için tekrar teşekkürler.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Uzo’nun anavatanından geliyorum!

Heybeliada Ruhban Okulu'nun bilinmeyenleri

Neden çocuklara Lefter ismi konmaz?