Heybeliada Deniz Harp Okulu'nun simgesi 'Preveze Deniz Zaferi' mozaik panosunu nasıl yıktık?
Preveze Deniz zaferinin 483. yıldönümünü kutluyoruz. Her yıl Preveze Deniz zaferi nedeniyle 27 Eylül “Deniz Kuvvetleri Günü” olarak coşku ve heyecanla kutlanmakta. Peki neydi bu zaferin önemi.
“Barbaros Hayrettin Paşa komutasındaki Osmanlı Donanması, Amiral Andrea Doria komutasındaki Haçlı Donanması'nı imha etti. Bu deniz muharebesi sonucunda Akdeniz'de Osmanlı Donanması'na karşı koyabilecek bir donanma kalmadı ve Türk hakimiyeti başlamış oldu.”
Preveze deniz savaşı deyince yıllardır okullarda bize öğretilen bu bilgi vardır aklımızın bir tarafında “Osmanlı Donanması komutanı Barbaros Hayrettin ve Haçlı Donanması’nın komutanı Andrea Doria.”
XVI. yüzyıl başlarında Akdeniz’in şöhret yapmış iki büyük denizcisi Barbaros Hayrettin ve Andrea Doria’dır. Bunlardan Barbaros Hayrettin (1473- 1546) denizde doğmuş, büyük kardeşi Oruç’un ekolünde (okulunda) yetişmiş, denizde büyük stratejik ve taktik bilgilere sahip olmuş, Oruç’un bütün seferlerine katılmış, 10 Ekim 1518 tarihinde de, Oruç’un şehit olmasıyla Cezayir’e başkan olmuştur. Kendisi politikada da mahir, sekiz yabancı dil bilir ve zamanın en gereksinimi olan meteorolojik koşulları çok iyi bilip ne zaman fırtına çıkacağını ne zaman rüzgârın kalacağını gayet güzel tahmin eden ve en ufak girinti çıkıntısına kadar tekmil Akdeniz’i çok iyi bilen bir denizcidir. 15 Mayıs 1519 tarihinde de Osmanlı hizmetine girerek Cezayir’e beylerbeyi olmuştur.
![]() |
PREVEZE DENİZ MUHAREBESİ 27.09.1538 |
Andrea Doria (1468-1560) da denizde doğmuş ve kendi kendisini yetiştirerek Barbaros ayarında kudretli bir denizci olmuştur. Aile ecdadı gibi o da kendi servetiyle yaptığı donanma ile, para mukabilinde çeşitli devletlerin emirlerinde çalışmıştır: İlk önce Papa, sonra Birinci François, daha sonra Beşinci Charl. Andrea Doria Beşinci Charl tarafından verilen prenslik payesine yükselmiştir. Deniz hareketlerinde büyük servet toplamış ve Cenova’da Fussoli Sarayını yaptırmış.
Biraz daha Preveze Deniz zaferini öğrenmek amacıyla Deniz Kuvvetlerinin yayınından alıntı yapalım:
“Preveze Deniz Zaferi ,Türk denizcilik tarihinin önemli dönüm noktalarından birisidir. Yüz yirmi iki gemiden oluşan Kaptan-ı Derya Barbaros Hayrettin Paşa komutasındaki Osmanlı Donanması, 27 Eylül 1538 tarihinde Andrea Doria komutasındaki iki yüz almış iki gemiden oluşan Haçlı Donanması’na Arta Körfezi’ndeki Preveze (Adriyatik Denizi’nin Arnavutluk sahilinde) önlerinde ustalıkla manevra yaparak, taarruz etmiştir.
Taktik baskının yarattığı sürpriz etki Andrea Doria komutasındaki birleşik Haçlı Donanmasını şaşkına çevirmiş; Haçlı Donanması panik içerisinde dağılarak, büyük kayıplarla geri çekilmek zorunda kalmıştır. Bu zafer, Akdeniz’deki Türk hakimiyetini tam anlamıyla pekiştirmiştir. Preveze Deniz Zaferi, büyük bir şeref ve gurur abidesi olarak Türk denizcilerine ışık tutmakta ve zaferin kazanıldığı 27 Eylül günü her yıl Deniz Kuvvetleri Günü olarak coşku ve heyecanla kutlanmaktadır.”
Şimdi asıl konuya başlayalım
Eski tarihten biraz daha yeni tarihe doğru ilerleyelim. Çocukluğumdan beri vapur iskeleye yanaştığında hayranlıkla seyrettiğim Heybeliada Deniz Harp Okulu’nun ön cephesini boydan boya kaplayan Ressam Ferruh Başağa’nın yaptığı, “Preveze deniz Savaşı’nı betimleyen, Türkiye’deki en büyük mozaik duvar panosu (210 m2) uzun yıllardır orada yok. Bu çok önemli deniz zaferimizi simgeleyen deniz subaylarının yetiştirildiği okula büyük anlam ve değer katan mozaik duvar tablosu 15 Mayıs 2001’de, binayla beraber yıkıldı.
Heybeliada ve Deniz Harp Okulu ve Lisesi’nin simgesi haline gelmiş, özellikle Heybeliada İskelesi'ne yanaşıp, kalkan vapurlardan tümü açıkça görüldüğü için bakanların gözlerini alamayıp hayranlıkla seyrettiği, “1955 yılından 2001 yılına kadar, 46 yıl binanın ön cephesini süsleyen 7m.x30m. boyutlarındaki, 210 metrekarelik bu dev mozaik pano, “Preveze Deniz Zaferi” adlı değerli sanat eseri, 20 yıl sonra bina yıkılınca yok oldu.
![]() |
RESSAMN FERRUH BAŞAĞA'NIN ESERİ DEV MOZAİK PANO |
Sökülmediği için yıkıldı?
Peki nasıl yok oldu? 22 Eylül 2003 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’nin bir haber başlığında bu durum şöyle özetlenmiş:
“Preveze Savaşı Panosu Sökülemediği İçin Yıkıldı.” Haberde ise şunlar anlatılıyor:
“Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Genel Sekreterliği’nin açıklamasına göre, 1999 depreminde hasar gören ve hayati tehlike taşıdığı açıklanan, Deniz Lisesi binalarının yeniden inşasına olan acil gereksinim dolayısıyla, üzerinde Preveze Deniz Savaşı Panosu bulunan bina yıkılmak zorunda kalınmıştır.”
Bundan sonrasını ve detaylarını Kaptan Haber İnternet sitesi yazarı Aykut Erol’dan öğreniyoruz:
“Ressam Ferruh Başağa’yı yakından tanıdığımdan, yıkım öncesindeki gelişmeleri bilen birisi olarak şunları da anlatmalıyım: Deniz Kuvvetleri yıkım kararı aldığında, bunu Ferruh Başağa’ya bildirdi. Ancak, Deniz Kuvvetleri’nin alıp başka bir yere götüremediği bu dev panoyu, Ferruh Başağa, kendi olanaklarıyla yerinden nasıl alsın ve nereye götürsün? Bu sırada, durumdan bir biçimde haberdar olan, T.C İş Bankası A.Ş. Genel Müdürlüğü devreye girip, Ferruh Başağa’ya, kendilerine bağışlaması koşuluyla, mozaik panonun yerinden sökülerek başka bir yere taşınmasını ve restore edilmesini üstlenebileceklerini bildirdi. Bunun üzerine Ferruh Başağa, panoyu 6 Aralık 2000 tarihinde İş Bankası Genel Müdürlüğü’ne bağışladı. Daha sonra, Deniz Kuvvetleri’nin yıkıma başlayacağı 15 Mayıs 2001 tarihine kadar, bulunduğu yerden sökülerek taşınması gereken mozaik pano, gerek “bulunduğu duvardan sökülmesinin zorluğu”, gerekse “sökülme, taşınma ve restore edilmesiyle ilgili maliyetlerin yüksek bulunması” nedenleri gerekçe gösterilerek, İş Bankası Genel Müdürlüğü tarafından yerinden alınmadı.
Bu durumda sonuç olarak, cumhuriyet tarihimizin, denizcilikle ilgili ender eserlerinden birisi, 46 yıl Heybeliada’ya gidip gelenlerin ve orada oturanların hayranlıkla seyrettiği, dergilere, kitaplara, ansiklopedilere girmiş, Deniz Harp Okulu, Deniz Lisesi ve Heybeliada’nın simgesi olmuş bu dev eser yok. oldu.
![]() |
DENİZ LİSESİNİN PANODAN SONRAKİ GÖRÜNÜMÜ |
Rahmetli Cumhuriyet yazarı Deniz Som tablo ile ilgili 17 Mayıs 2001 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’ndeki “vaziyet” köşesine yazdıkları şöyle bitiyor:
“Şu sıralar binanın yıkımı sürüyor... Binanın cephesindeki pano ise henüz duruyor ve yerinden sökülüp başka bir yere nakledilmesi için en az 100 bin dolar gerekiyor... Ekonomik kriz bu paranın bulunmasını engelliyor... Bir Türk sanatçısının eseri yakında yıkılıp parçalanacak... Panoyu kurtarmak gerekiyor... Hiç olmazsa panonun bulunduğu duvar yıkılmasın... Duvar dursun... Arkasından desteklensin, çevresinde güvenlik önlemi alınsın, dursun... Yarın, Türkiye ekonomik krizden kurtulunca, eseri kurtarmak söz konusu olabilir...Hatta bugün bile başlatılacak bir kampanya ile sanata, tarihe ve denizciliğe saygı duyan kurum ve kuruluşların 5’er 10’ar bin dolarlık katkısı ile 100 bin dolar da toplanır, 150 bin dolar da... Panoyu biz yıkmayalım... Yıkacaksa olası deprem yıksın...”
DENİZ LİSESİ YENİ BİNASI |
20 yıldır görmediğimiz (210m2) o güzelim meşhur mozaik tablonun akıbeti böyle. Konuyu gündeme taşıyan Seda Özen Bilgili’ye teşekkürlerimle Daha geniş bilgilenmek isteyen Aykut Erol’un aşağıdaki linkte yer alan yazısını okuyabilir:
https://www.kaptanhaber.com/yazarlar/aykut-erol/heybeliada--8217-daki-mozaik-pano/1/
Yorumlar
Yorum Gönder